Türkiye yeni döneme
1) İktidara gelir gelmez yanına bir Ermeni patriğini alarak, Hristiyan kliselerine mülkiyet hakkı tanıyacaklarını açıklayan dünyadaki tek "İslamcı" parti ünvanına sahip bir AKP, 2) Türk ordusu ile işgal kelimesini yanyana kullanan bir dışişleri bakanı (Rum değil Türk), 3) Yaşam sınırına geldikleri için her türlü ahlaksız teklife açık hale gelen ve sırtına çantasını alıp Avrupa'ya gidebileceği gibi ham hayallere kapıldığı için her türlü tarihsel, kültürel ve milli bilinçten yoksun omurgasızlaştırılan bir halk, 5) Türkiye'nin küçük bir aynası haline getirilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde Rum/AB rüşvetine sarılan kışkırtılmış kitle ile Türkler arasında iyice gerilen bir ortam ve bu gerilimi, Mehmet Ali Birand , Çengiz Çandar gibi aldıkları parayı sonuna kadar hakeden kalemler aracılığı ile iyice tırmandıran, yabancı istihbarat örgütlerinin propaganda aracı haline dönüşen bir basın, 4) Ülke savaşa sürüklenip, ülke toprakları ABD'nin üssü haline gelirken, hala imam hatiplerdeki başörtüsü sorununa müdahil olmaya çalışarak, ülkede milliyetçilikle müslümanlıklık arasında çizgi çizmeye çalışanların ekmeğine yağ süren bir MGK başkanı ile girmişken, Türkiye'deki yabancı istihbarat örgütlerinin nasıl cirit attığına dair çalışmaları ile tanınan ve en son Alman vakıflarına yönelik çalışması, Almanya'yı ciddi şekilde rahatsız eden (AKP'nin son Avrupa seferindeki gözden kaçan tavizlerden biri - Kıbrıs'ın verildiği bir masada Alman vakıflarına yönelik baskının arka plana itilmesi yolunda verilen tavizin lafı mı olur) Doçent Dr. Necip Hablemitoğlu bir suikaste kurban gitmiştir. Hablemitoğlu bir çok açıdan önemli bir isimdir : 1) Uğur Mumcu'dan sonra yabancı istihbarat ajansları(Alman, ABD, İngiliz, İsrail) ve bunların paravan örgütlerine yönelik en ciddi çalışmalardan birini yapan isimdir. Bu çalışmaları Almanya başta olmak üzere Türkiye'yi yörüngelerinde sabitleştirmek isteyen emperyal güçleri ciddi şekilde rahatsız etmiştir. 2) Aynı zamanda, Müslüman olduğu zannedilen fakat Türkiye'de İslamı Hristiyanlaştırmak (dinler arası diyalog senaryoları) gibi bir misyon verilen Fettullahçı kadrolara yönelik çalışmaları, "İslam" üzerinden yapılacak manipülasyonlara açık kapı bırakmaktadır. 3) Hablemitoğlu, Türklerin İslamiyet öncesi köklerine ağırlık veren bir isimdir. Bu özelliği ile zaman zaman, Türklük ile İslam arasında çizgi çekmek isteyen ve bu yolla toplumdaki muhafazakar çevreleri diğerlerinden ayrıştırmayı planlayanlar tarafından suistimal edilmiştir. 4) Devlet içinde bağımsız ve büyük Türkiye için çabalayan kadrolarla yakın temas halindedir. Bu kadrolar, büyük fakat jandarma Türkiye ile büyük fakat koloni Türkiye isteyen kadrolara karşı mücadele halindedir. Hablemitoğlu suikastinin arkasındaki güçler konusunda bütün bu arka plana rağmen somut bir şey söylemek zor olsa da, cinayetin hemen sonrasında medyaya yansıtılan bilgilerin niteliği, suikastin planlamasının kurşun aşaması ile sınırlı tutulmadığı ve sonrasının da düşünüldüğü şüphesi uyandırıyor. .. Cinayetle ilgili kamuoyunu çabuk yargı vermeye ve soruşturmayı yürütenleri de yanlış yönlendirebilecek bir bilgi akışı gözlenmektedir. Sadece bir kısmı alınabilen bir araba plakasının hemen basına yansıması ve Hablemitoğlu'nun bomba tehditleri aldığı için arabasının kapısını uzaktan açmaya başladığı (bu artık herkesin yaptığı bir uygulamadır ve bombalı saldırıya tedbir niteliği taşımaz) ve dolayısı ile saldırganların bunu haber alarak silahla öldürmeye karar vermiş olabilecekleri yolundaki "medya" tespitleri bu kuşkuları arttırmaktadır. Bu suikastin arkasında dış güçler var ise, bunların izini HaberTurk gibi bu gibi zamanlarda çok değerli kamuoyu oluşturma işlevi görmek için kurulmuş olan basın-yayın organlarını takip ederek rahatça görebilirsiniz. Psikolojik savaşın paralı askerleri paralarını bu gibi zamanlarda hakederler. Türkiye 2023 olarak Hablemitoğlu suikasti hakkında yukarıdaki tespitlere dayanarak kolaycı çıkarımlar yapmak yerine, şu değerlendirmemizi dikkatinize sunmak istiyoruz : ABD'nin Irak'a yerleşmesi esas planda sadece bir ara adım olup, esas plan bölgenin yeniden yapılanmasıdır. Bu yapılanma, Türkiye içindeki güç mücadelesinin de sonucuna bağlı olarak Türkiye'yi de içermektedir. Türkiye 2023, ABD'nin Irak'a yerleşmesini tamamlamasından sonra (bu illa Bağdat'ın işgali ve Saddam'ın devrilmesi anlamına gelmemektedir), Türkiye'yi de planları arasına dahil eden güçlerin planları doğrultusunda, milliyetçilik-din ekseninde çalkantılar beklemektedir. Fakat Hablemitoğlu cinayeti, bu çalkantıların tahminimizden de erken gelen bir işaret fişeğidir. Bu çerçevede toplumu gittikçe gerginleştirilen ve polarize edilen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile , dış güçlerin maşası olma konusunda çok aceleci ve acemi davranan AKP'nin, iktidarda olduklarını zannederek askeri-oligarşik güçlere karşı seslerini daha sert bir biçimde yükseltmeye başlayacak olan kırılgan tabanı (Vakit'in bugün attığı "İşine Bak Paşa" Türk basın tarihinde son zamanlarda askere karşı atılan en sert manşetlerden biri olup, içinde çok ciddi bir meydan okuma barındırmaktadır) ideal bir hamur teşkil etmektedir. Bu arada Türkiye'nin ancak küresel güçlerin jandarmalığını yaparak güçleneceğini zanneden "NATO"'cu çevreler(DYP'nin başına geçen Mehmet Ağar bu cephenin sivil kanadındadır) ile Türkiye'nin ancak ABD veya AB'nin kolonisi olarak büyüyeceğini zanneden mandacı çevreler belli noktalarda işbirliğine girişirken, bu ülkede en büyük savaşı aynı anda bu iki cepheye karşı veren bir cephe vardır ki, bu da büyüklüğün ancak bağımsızlıkla geleceğini bilen cephedir. Fakat bu cephenin en büyük yanılgısı, Türkiye'de İslam'ı doğru okuyamayıp, getirildiği yanlış yönlendirilme noktasında, ülke coğrafyasındaki insanların hücrelerine kadar işlemiş bir olguyu "tehdit" unsuru olarak görmesi ve bu çerçevede dış güçlerin kontrolündeki diğer iki cephenin manipülasyonlarına açık hale gelmesidir. Bu nedenledir ki, İslamı referans olarak alan bir parti, iç politikada kendisine daraltılan alanı dış güçleri arkasına alarak genişletmeye çalışırken, dünyada hiç bir müslüman partinin yapmadığı kadar "batı" uşaklığı yapmaktadır. AKP, işte bu noktada, koloni Türkiye'yi savunan çevrelerin İslam'la millet'i ayrıştırma ve bağımsız Türkiye'yi savunan güçleri Anadolu halkının gözünde yabancılaştırma politikasının ana taşlarından biri olarak kullanılmak istenmektedir. Aynı anda hem yabancı istihbarat örgütleri, hem de "irtica" üzerine araştırmalar yapan Hablemitoğlu'nun suikastı bu eksende çok daha büyük anlam taşımaktadır. Anadolu coğrafyası üzerinde, Türkiye'nin bağımsız mı yoksa jandarma ve koloni olarak mı büyük bir ülke olacağı yolundaki dengeler iyice hareketlenmeye başlarken, Hablemitoğlu cinayeti bu dengelere yapılan, işaret fişeği niteliğinde taşıyan bir müdahaledir. Bu müdahalenin arkasında kim olduğunu tespit etmek bu noktada sadece bir spekülasyon unsudurur. Kesin olan bir şey vardır ki; Uğur Mumcu suikastinde Ankara'da kara bulanan kanlar nasıl Ortadoğu ve bağlantılı Anadolu coğrafyası üzerindeki dengelere yapılan bir müdahale ise, Hablemitoğlu'nun kanı da bu tarz bir müdahalenin işaret fişeği olarak karlı bir Ankara akşamında akmıştır. Katoliklerin Müslümanlığı, CIA'in özgürlüğü, NATO'nun Türk milliyetçiliğini kullandığı bir ortamda, bağımsız ve büyük Türkiye ancak bütün bu karmaşa arasında en ince ve en doğru çizgi üzerinde en kararlı şekilde yürüyenler tarafından inşa edilecek ve gerektiği takdirde bu topraklar üzerinde karlar çok şeye şahit olacaktır. Allah'tan Hablemitoğlu'na rahmet diliyoruz. Saygılar Türkiye 2023 www.turkiye2023.org ------------------------------------------------------- This SF.NET email is sponsored by: The Best Geek Holiday Gifts! Time is running out! Thinkgeek.com has the coolest gifts for your favorite geek. Let your fingers do the typing. Visit Now. T H I N K G E E K . C O M http://www.thinkgeek.com/sf/ _______________________________________________ Freenet-chat mailing list [EMAIL PROTECTED] https://lists.sourceforge.net/lists/listinfo/freenet-chat