------------------------------------------------------------------------
bayrak


  Postacı Reyiz, Seninleyiz!
  
<http://globalekonomikmonitor.blogspot.com/2016/11/postac-reyiz-seninleyiz.html>

Temel düşünce yetersizliğimiz son günlerde daha da netleşmiş görünüyor.
Belli bir konuda ne o konuyu savunanlar ne de o konuya eleştiri
getirenler tam olarak savundukları ya da eleştirdikleri konuyu anlamış
durmuyorlar. Problemin çözümü için geçerli olan problemin net olarak
tanımlanması ilkesi böylece yerine getirilmemiş oluyor ve problemleri
çözmek için gerekli adımları atmaya başlayamıyoruz. Mesela ülkede
ekonomik kriz var mı,*dolar* bizden kaynaklanan sebeplerle mi yükseliyor
ya da dış politikamız ne kadar doğru gibi soruların yanıtlarını bulmayı
bırakın Fidel Castro'nun öldüğüne sevinelim mi üzülelim mi, Atatürk
nasıl biridir, Sıla sanatçı mıdır gibi basit soruların bile hala
yanıtında uzlaşamamış bir toplum var ortada. En basit politik, kültürel,
tarihsel ya da ekonomik konularda bile ortak bir sağduyu içeren anlayış
ve kavrayıştan çok uzağız. Peki ama neden?

Aslında yanıtı uzun zamandır biliyoruz. Egemen bir kültür, kendi
suretinde bir muhalefeti her zaman yaratmayı başarır. Mesela, kadına
güzelliğinin, erkeğe cinsel gücünün yeterli olmadığını o nedenle göğüs
büyütmesinin ya da havalı bir spor araba satın almasının bu sorunları
çözeceğine inandıran bir sistemde yaşıyoruz. Böyle bir liberal realizm,
tarih boyunca yaşanmamış bir durum ve ilk kez bu kadar çaresiziz.
Düşüncelerimiz gerçeklikten çok uzak. Neredeyse belli bir konudaki tüm
çıkarımlarımız hatalı. Bundan sonraki hayatımız en temel konularda bile
bırakın çözümü, problemin ne olduğunu tam olarak tanımlayamadan mı geçecek?

Türkiye'de hemen herkes birazdan anlatılacak hikayeyi bilir. Birçok
/*"akıllı"*/ olduğu düşünülen yazar bu hikayeyi kullanarak çıkarımlar
yapmışlar ve okuyucularını yönlendirmişlerdir. Okuyucularına demişlerdir
ki, işte doğru çıkarım bu, siz de böyle düşünür ve yaparsanız dünya daha
güzel bir yer olur. Acı olan şey şu ki, kavrayışları eksiktir ve bundan
dolayı da okuyucularını yanlış yönlendirmişlerdir. Yani egemen kültüre
uygun bir muhalif düşünce yaratmışlardır. Öncelikle hikayeyi bir kere
daha hatırlayalım ve ulaşılan sonuçları yeniden özetleyelim.

Dünyanın en önemli kemancılarından Joshua Bell, *3 milyon dolar*lık
Stradivarius kemanıyla, bir metro girişinde*43* dakikalık bir konser
verir. Önünden tam *1.097* kişi geçer ve*32 dolar* para bırakırlar.
Konserleri *1.000 dolar*lık bilet fiyatıyla satılan Joshua Bell'i
bırakın tanıyanı, kulak verip dinleyeni bile çıkmaz. Deneyin tasarımcısı
Washington Post gazetesinden Gene Weingarten yazdığı makaleyle*2008*'de
Pulitzer Ödülü alır. Weingarten makalesinde şunu söyler: Sıradan bir yer
ve uygunsuz bir zamanda güzelliği algılayamıyoruz; ne kadar zayıfız!

Makaleyi okuyan yazarlarımız hemen bastılar yaygarayı: Bakıyoruz ama
görmüyoruz... Algıda seçiciyiz... Hayatı kaçırıyoruz, biz insan
değiliz... Konsere*bin dolar* versen dinlerdin ama... Falan filan. Bir
sürü boş laf. Egemen kültürün yarattığı kendine uygun muhalefetten başka
bir şey değil. Peki öyleyse hata nerede?

Egemen kültürün bu hikayede hiçbir zaman ön plana çıkarmadığı başka bir
boyut daha vardır. Deneyin videosunu seyredenler*43* dakikalık konserin
son dokuz dakikasında kısa boylu kel bir adamın belli bir mesafeden tüm
dikkatiyle konseri dinlediğini fark ederler. Joshua Bell'in sepetine *5
dolar* bırakan bu adam ne onu tanımıştır ne de bir sanat eleştirmenidir.
Kültür tarihinin belki de en çarpıcı kişiliklerinden biri olması gereken
(ama hiçbir zaman olamayan) bu kişi postane memurluğu yapan John
Picarello'dur. Deneyi tasarlayanlar daha sonra Picarello'yu ararlar ve
sorarlar: /*"O gün işe giderken olağanüstü bir şey oldu mu?"*/ Picarello
hiç düşünmeden yanıt verir: /*"Metroda bir müzisyen vardı. Daha önce
böyle biriyle hiç karşılaşmamıştım. Tekniği mükemmeldi ve harikulade
çalıyordu. İnanılmaz bir müzisyendi."*/

Picarello modern dünyanın kahramanı olması gereken kişidir. Sıradan bir
vatandaştır, iyi bir sanat eğitimi almıştır, basit bir işte
çalışmaktadır, neyin değerli olduğunu ilk anda fark etmektedir ve
önceliklerini buna göre belirlemektedir. Oysa ne popüler kültür, ne
Amerikan medyası, ne de bizim yazarlarımız bu kahramanı hiçbir zaman öne
çıkarmamışlardır.

İşte, böyle bir dünyada yaşadığımız için, hiçbir problemi çözmemiz
mümkün gözükmüyor. Bırakın çözmeyi tanımlayabilmemiz bile çok zor artık.
Toplumun önemli kesiminin bu deneyde kafayı kaldırmadan geçen insanlar
olduğunu hepimiz fark ediyoruzdur herhalde. Emin olun, bu deneyi bize
anlatarak ahkam kesenler de kafayı kaldırmadan geçenlerdir. Bu deneyden
çıkardıkları sonuçlardan bunu rahatlıkla görebiliriz. Ulaştıkları
çıkarımlarla, egemen kültürün yarattığı kendine uygun muhalefet
çizgisinden öteye geçememişlerdir.

Bu deney bizde yapılsa tartıştığımız konular muhtemelen şunlar olurdu:
Jashua Bell de nedir, bizim Aşık Veysel'imiz çalsa herkes tanırdı; metro
çok sıkışıktı, duyamadık; yandaş basının işi olsa gerek, yoksa metroda
değil Taksim'de yaparlardı;*dolar* olmuş kaç*lira* bunlar hala deney
derdinde, Postacı reyiz, seninleyiz; vesaire vesaire. Bunları
tartışmaktan bırakın Picarello'yu deneyin sonuçlarına bile ulaşamazdık.

Gelinen nokta da budur. Bırakın ekonomik kriz var mı,*dolar* bizden
kaynaklanan sebeplerle mi yükseliyor ya da dış politikamız ne kadar
doğru gibi soruların yanıtlarını bulmayı önümüzdeki yıllarda da Fidel
Castro'nun öldüğüne sevinelim mi üzülelim mi, Atatürk nasıl biridir,
Sıla sanatçı mıdır konularını tartışmaya devam edeceğiz.

Robin Sharma'nın dediği gibi: İnsanlık çok ilerledi; artık görülmüyor.


 
------------------------------------------------------------------------
a45UyF587661-170105232257 Oraj Poyraz At Alpinaasia
oraj_poy...@alpinaasia.com
2017/01/06  05:52 6  64  turanca...@googlegroups.com

 



-- 


Attila

Zariyat-56 Ben cinleri de insanlari da ancak bana kulluk etsinler diye
yarattim.

A raf-179 Andolsun ki, biz cinlerin ve insanlarin cogunu cehennem icin
yarattik. Onlarin kalpleri vardir ama, anlamazlar. Gozleri vardir ama o
gozlerle gormezler...

Evrenin sirlarinin kabul edilebilir bir aciklamasinin olmamasi, bir tane
uydurmamizi gerektirmez.
J.Benbasset


Grup eposta komutlari ve adresleri      :       
Gruba mesaj gondermek icin      :       ozgur_gun...@yahoogroups.com
Gruba uye olmak icin    :       ozgur_gundem-subscr...@yahoogroups.com
Gruptan ayrilmak icin   :       ozgur_gundem-unsubscr...@yahoogroups.com
Grup kurucusuna yazmak icin     :       ozgur_gundem-ow...@yahoogroups.com
Grup Sayfamiz   :       http://groups.yahoo.com/group/Ozgur_Gundem/
Arzu ederseniz bloguma da goz atabilirsiniz     :
http://orajpoyraz.blogspot.com/











BitCoin URL: 16496HKpgEEpx1d6t688HiXXdJP5jdA9xo





 

-- 
You received this message because you are subscribed to the Google Groups 
"Gugukluhayat" group.
To unsubscribe from this group and stop receiving emails from it, send an email 
to gugukluhayat+unsubscr...@googlegroups.com.
To post to this group, send email to gugukluhayat@googlegroups.com.
Visit this group at https://groups.google.com/group/gugukluhayat.
For more options, visit https://groups.google.com/d/optout.

Cevap