Ben şimdi Savunma Sanayi Müsteşarlığına göreve veriyorum.
İSİD ne yaptıysa onun on misli daha iyisini yapmalı.
Daha hızlı, daha hassas, daha uzun menzilli, daha akıllı.
Evet önümüzdeki yüzyıl bunun gibi silahların çağı.
Ve hükumete de görev veriyorum.
PARA VERİN.
Şundan kesinlikle eminim.
Benim bu konuda önerim şu.
Atatürksüz liraları kabul etmeyin, kim neresine sokarsa soksun.
Sonunda emisyondaki bu liralar merkez bankasına döner, imha olur gider.
Bu liralar iyi niyetli bir girişimin eseri değil, yürekten inanıyorum
ki, bir fitneni, bir aykırı duruşun işaretidir.
AKP kadroları,
bayrak
**CAHİLCE**‘EVET’**DEME***!..*
*Benim vatan sevgimle,*
*Hiç kimse yarışmasın!..*
*Ben kurtlara seslendim,*
*Çakallar karışmasın!..*
*Soruyorsun velâkin, ne söylesem bilmem ki!..*
*Ancak şöyle
Bu haberin bana hatırlattıkları şunlar.
Ülkemizin milli savunma projeleri ve bu projelere dayanarak
babalanmaları ve efelenmelerini hatırladım.
Yumruğunu vuran ülke, dirsek çıkaran ülke, çifte atan ülke, süper güç,
bölgesel güç, nizam veren, sözü dinlenen güç laflarını hatırladım.
Oysa ülke
Basınımız, şişirme aydınlarımız tarih bilincinden, demokrasi
kültüründen, insan hakları nosyonundan haberdar olmadığından hep aynı
şeyleri konuşuyoruz.
İnsanların hakları, zanlıların hakları, suçluların hakları vardır kardeşim.
Suçsuzluk karinesi vardır.
Roma hukukunda, Mecelle'de, Çağdaş hukukda
Laiklik bildirisi okumak hukuksuzlukmuş, rektörlük buna izin
vermeyecekmiş. Hukuk müşavirliği böyle açıklama yapmış.
Peki ben söze samimiyetle soruyorum.
Bu öğrenciler normal hukuk yolları içerisinde haklarını aradıkları
takdirde sizce haklarına kavuşabilecekler mi?
Yürütmeyi durdurma kararı
Bu hikayenin ucunda bir yerlerde seçim sandığı olduğundan yapılan her
şey demokratik, hakça ve hukuka uygun sayılıyor öyle mi?
İşte bizde de olacak şey tam olarak bu.
Bir kere o kullandıktan sonra başınıza gelecek her şey demokratik, hakça
ve hukuka uygun sayılacak.
Yaşayıp görecek ve ya sonunda