(GugukluhayaT) Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?
*Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?* *27* May, *10:49* *Mit: */*"Hiç öyle tıbba falan gerek yok. Hacamat delilikten cüzzama, gece körlüğünden baş ağrısına, diş hastalıklarından göz hastalıklarına, kanserden kısırlığa, mideden romatizmaya, bağırsaklara, böbreklere ve zihinsel hastalıklara kadar 70'ten fazla hastalığın tek başına tedavisidir!"*/ *Gerçek: *Hacamatın bugüne kadar istikrarlı bir şekilde her hastada tedavi edebildiği tek bir hastalık dahi bulunmamaktadır. Hacamatla ilgili söylenenler sadece şehir efsaneleri ve anektodal anlatımlardır. Bunların bilimsel hiçbir geçerliliği olmadığı gibi, hacamatı geçerli bir tedavi yöntemi olarak sunmak için kullanılamazlar. *Bilgi-1: *Hacamat, ya da kan kupalama tedavisi, içerisindeki hava ısıtılmış ya da emilmiş kapların vücuda yerleştirilmesi sonucunda oluşan basınç farkından ötürü kanın kılcal damarların çatlamasıyla deriden dışarı sızması yöntemiyle yapılan antik bir alternatif tıp yöntemidir. Vücuda yerleştirilen bardak benzeri kaplar çeşitli bölgelerde *5-15* dakika boyunca bırakılır ve bu süre boyunca kişi, söz konusu kapların içerisine doğru yavaşça kanar. Bu kanama sayesinde bağ doku ve kaslar gibi yapıların iyileştiği iddia edilmektedir. Kanamanın varlığına veya yokluğuna bağlı olarak /*"kuru"*/ veya /*"ıslak"*/ hacamat yöntemleri bulunmaktadır. *Bilgi-2: *Her ne kadar din tüccarları tarafından dini bir uygulama gibi pazarlanmaya çalışılsa da, söz konusu sahte tedavi yönteminin tarihi Milattan Önce *3000'*li yıllara kadar, yani modern zamanlarda kabul gören dinlerin yaratılmasından çok daha önceye kadar girmektedir. En güvenilir kanıtlar arasında, hacamat uygulamasının MÖ *1550* yılında Antik Mısır'da uygulandığına dair bilgiler barındıran Ebers Papirüsleri bulunmaktadır. Ayrıca Çin'de MÖ *1000'*li yıllarda bile bu yöntemin uygulandığına dair arkeolojik kanıtlar bulunmaktadır. Antik Yunan'da Hipokrat'ın MÖ *400* yılında iç hastalıkları ve yapısal problemleri tedavi etmek için hacamat yöntemine başvurduğu bilinmektedir. İslam coğrafyasında ise hacamatın tavsiyesine dair ilk izlere *1465* yılında, Şerefeddin Sabuncuoğlu isimli bir Osmanlı hekiminin yazılarında rastlanmaktadır. *Bilgi-3: *Hacamatın tıbbi faydaları olup olmadığı konusu, yöntemi ciddiye alıp da hakkında araştırma yapan bilim insanı sayısının oldukça az olmasından ötürü bir miktar muğlaktır. Dahası, böyle bir metodun etkili olup olmadığını anlamakta kullanılan çifte kör testinin uygulanması da mümkün değildir; zira terapistin /*"kör"*/ olarak araştırma yapması imkansızdır. Ancak *2008* yılında Viyana Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü eski başkanı ve Exeter Üniversitesi Tamamlayıcı Tıp Bölümü eski profesörlerinden olan akademik hekim ve araştırmacı Edzard Ernst'ün kaleme aldığı /*"Kandır ya da Tedavi Et"*///başlıklı kitapta anlatıldığı üzere, hacamatın herhangi bir tıbbi fayda sağladığına dair bugüne kadar ortaya konmuş hiçbir bilimsel araştırma bulunmamaktadır. Kitapta, bugüne kadar yapılan konuyla ilgili tek kontrollü deney sonucunda, hacamatın ağrı ve acıda herhangi bir azalmaya neden olmadığının tespit edildiğini ilan etmektedir. Amerikan Kanser Derneği, hacamatın kanseri tedavi etmek bir yana dursun, herhangi bir sağlık faydası olduğuna dair hiçbir bilimsel veri olmadığını ilan etmiştir. Dahası, söz konusu uygulamanın deride yanıklara neden olarak hastalara daha fazla zarar verebileceği konusunda da halkı uyarmışlardır. *Bilgi-4: *Hacamat savunucularının bilimsel arenada kendilerine yer bulabilmek adına en sık kullandıkları kaynak, *2012* yılında yapılan ve /*PLOS*//One /dergisinde Huijian Cao, Xun Li ve Jianping Liu tarafından yayınlanan /*"Hacamatın Verimliliğine Dair Güncellenmiş Bir Araştırma"*///başlıklı makaledir. Söz konusu makalede, hacamatın birkaç tıbbi sorunu tedavi ettiğine dair bulgular ortaya konmuştur. Her ne kadar hacamat savunucuları bu veriye heyecanla sarılmış olsalar da, makalenin tümünü okumamış olmalarından kaynaklı bir sorun bulunmaktadır. Araştırmacılar, bulgularının istisnasız her birinin çok yüksek miktarda istatistiki önyargı riski taşıdığını, dolayısıyla nihai bir cevap bulmanın mümkün olmadığını makalelerinde belirtmişlerdir. Yapılan bazı diğer araştırmalar, hacamatın çok zayıf veya obez insanlarda son derece riskli bir uygulama olduğunu göstermektedir. *Bilgi-5: *Hacamat ile ilgili günümüze kadar yapılmış en kapsamlı araştırma *2014* yılında yapılmıştır. Bu araştırmada, Klinik Uygulama Yönergesi *(KUY)* takip edilerek o tarihe kadar konuyla ilgili yapılmış sistematik inceleme ve meta-analiz sonuçları değerlendirilmiştir. Araştırmaya katılan toplamda *13* *KUY'*dan sadece *1* tanesi hacamatın işlevsel olabileceğini ileri sürerken, *12* tanesi ya tamamen işlevsiz olduğu ya da herhangi bir şey belirtmek için yeterli veri bulunmadığı sonucuna varmıştır. University College London'dan farmakoloji profesörü David Colquhoun şöyle söylemektedir:
(GugukluhayaT) Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?
*Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?* *27* May, *10:49* *Mit: */*"Hiç öyle tıbba falan gerek yok. Hacamat delilikten cüzzama, gece körlüğünden baş ağrısına, diş hastalıklarından göz hastalıklarına, kanserden kısırlığa, mideden romatizmaya, bağırsaklara, böbreklere ve zihinsel hastalıklara kadar 70'ten fazla hastalığın tek başına tedavisidir!"*/ *Gerçek: *Hacamatın bugüne kadar istikrarlı bir şekilde her hastada tedavi edebildiği tek bir hastalık dahi bulunmamaktadır. Hacamatla ilgili söylenenler sadece şehir efsaneleri ve anektodal anlatımlardır. Bunların bilimsel hiçbir geçerliliği olmadığı gibi, hacamatı geçerli bir tedavi yöntemi olarak sunmak için kullanılamazlar. *Bilgi-1: *Hacamat, ya da kan kupalama tedavisi, içerisindeki hava ısıtılmış ya da emilmiş kapların vücuda yerleştirilmesi sonucunda oluşan basınç farkından ötürü kanın kılcal damarların çatlamasıyla deriden dışarı sızması yöntemiyle yapılan antik bir alternatif tıp yöntemidir. Vücuda yerleştirilen bardak benzeri kaplar çeşitli bölgelerde *5-15* dakika boyunca bırakılır ve bu süre boyunca kişi, söz konusu kapların içerisine doğru yavaşça kanar. Bu kanama sayesinde bağ doku ve kaslar gibi yapıların iyileştiği iddia edilmektedir. Kanamanın varlığına veya yokluğuna bağlı olarak /*"kuru"*/ veya /*"ıslak"*/ hacamat yöntemleri bulunmaktadır. *Bilgi-2: *Her ne kadar din tüccarları tarafından dini bir uygulama gibi pazarlanmaya çalışılsa da, söz konusu sahte tedavi yönteminin tarihi Milattan Önce *3000'*li yıllara kadar, yani modern zamanlarda kabul gören dinlerin yaratılmasından çok daha önceye kadar girmektedir. En güvenilir kanıtlar arasında, hacamat uygulamasının MÖ *1550* yılında Antik Mısır'da uygulandığına dair bilgiler barındıran Ebers Papirüsleri bulunmaktadır. Ayrıca Çin'de MÖ *1000'*li yıllarda bile bu yöntemin uygulandığına dair arkeolojik kanıtlar bulunmaktadır. Antik Yunan'da Hipokrat'ın MÖ *400* yılında iç hastalıkları ve yapısal problemleri tedavi etmek için hacamat yöntemine başvurduğu bilinmektedir. İslam coğrafyasında ise hacamatın tavsiyesine dair ilk izlere *1465* yılında, Şerefeddin Sabuncuoğlu isimli bir Osmanlı hekiminin yazılarında rastlanmaktadır. *Bilgi-3: *Hacamatın tıbbi faydaları olup olmadığı konusu, yöntemi ciddiye alıp da hakkında araştırma yapan bilim insanı sayısının oldukça az olmasından ötürü bir miktar muğlaktır. Dahası, böyle bir metodun etkili olup olmadığını anlamakta kullanılan çifte kör testinin uygulanması da mümkün değildir; zira terapistin /*"kör"*/ olarak araştırma yapması imkansızdır. Ancak *2008* yılında Viyana Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü eski başkanı ve Exeter Üniversitesi Tamamlayıcı Tıp Bölümü eski profesörlerinden olan akademik hekim ve araştırmacı Edzard Ernst'ün kaleme aldığı /*"Kandır ya da Tedavi Et"*///başlıklı kitapta anlatıldığı üzere, hacamatın herhangi bir tıbbi fayda sağladığına dair bugüne kadar ortaya konmuş hiçbir bilimsel araştırma bulunmamaktadır. Kitapta, bugüne kadar yapılan konuyla ilgili tek kontrollü deney sonucunda, hacamatın ağrı ve acıda herhangi bir azalmaya neden olmadığının tespit edildiğini ilan etmektedir. Amerikan Kanser Derneği, hacamatın kanseri tedavi etmek bir yana dursun, herhangi bir sağlık faydası olduğuna dair hiçbir bilimsel veri olmadığını ilan etmiştir. Dahası, söz konusu uygulamanın deride yanıklara neden olarak hastalara daha fazla zarar verebileceği konusunda da halkı uyarmışlardır. *Bilgi-4: *Hacamat savunucularının bilimsel arenada kendilerine yer bulabilmek adına en sık kullandıkları kaynak, *2012* yılında yapılan ve /*PLOS*//One /dergisinde Huijian Cao, Xun Li ve Jianping Liu tarafından yayınlanan /*"Hacamatın Verimliliğine Dair Güncellenmiş Bir Araştırma"*///başlıklı makaledir. Söz konusu makalede, hacamatın birkaç tıbbi sorunu tedavi ettiğine dair bulgular ortaya konmuştur. Her ne kadar hacamat savunucuları bu veriye heyecanla sarılmış olsalar da, makalenin tümünü okumamış olmalarından kaynaklı bir sorun bulunmaktadır. Araştırmacılar, bulgularının istisnasız her birinin çok yüksek miktarda istatistiki önyargı riski taşıdığını, dolayısıyla nihai bir cevap bulmanın mümkün olmadığını makalelerinde belirtmişlerdir. Yapılan bazı diğer araştırmalar, hacamatın çok zayıf veya obez insanlarda son derece riskli bir uygulama olduğunu göstermektedir. *Bilgi-5: *Hacamat ile ilgili günümüze kadar yapılmış en kapsamlı araştırma *2014* yılında yapılmıştır. Bu araştırmada, Klinik Uygulama Yönergesi *(KUY)* takip edilerek o tarihe kadar konuyla ilgili yapılmış sistematik inceleme ve meta-analiz sonuçları değerlendirilmiştir. Araştırmaya katılan toplamda *13* *KUY'*dan sadece *1* tanesi hacamatın işlevsel olabileceğini ileri sürerken, *12* tanesi ya tamamen işlevsiz olduğu ya da herhangi bir şey belirtmek için yeterli veri bulunmadığı sonucuna varmıştır. University College London'dan farmakoloji profesörü David Colquhoun şöyle söylemektedir:
(GugukluhayaT) Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?
*Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?* *27* May, *10:49* *Mit: */*"Hiç öyle tıbba falan gerek yok. Hacamat delilikten cüzzama, gece körlüğünden baş ağrısına, diş hastalıklarından göz hastalıklarına, kanserden kısırlığa, mideden romatizmaya, bağırsaklara, böbreklere ve zihinsel hastalıklara kadar 70'ten fazla hastalığın tek başına tedavisidir!"*/ *Gerçek: *Hacamatın bugüne kadar istikrarlı bir şekilde her hastada tedavi edebildiği tek bir hastalık dahi bulunmamaktadır. Hacamatla ilgili söylenenler sadece şehir efsaneleri ve anektodal anlatımlardır. Bunların bilimsel hiçbir geçerliliği olmadığı gibi, hacamatı geçerli bir tedavi yöntemi olarak sunmak için kullanılamazlar. *Bilgi-1: *Hacamat, ya da kan kupalama tedavisi, içerisindeki hava ısıtılmış ya da emilmiş kapların vücuda yerleştirilmesi sonucunda oluşan basınç farkından ötürü kanın kılcal damarların çatlamasıyla deriden dışarı sızması yöntemiyle yapılan antik bir alternatif tıp yöntemidir. Vücuda yerleştirilen bardak benzeri kaplar çeşitli bölgelerde *5-15* dakika boyunca bırakılır ve bu süre boyunca kişi, söz konusu kapların içerisine doğru yavaşça kanar. Bu kanama sayesinde bağ doku ve kaslar gibi yapıların iyileştiği iddia edilmektedir. Kanamanın varlığına veya yokluğuna bağlı olarak /*"kuru"*/ veya /*"ıslak"*/ hacamat yöntemleri bulunmaktadır. *Bilgi-2: *Her ne kadar din tüccarları tarafından dini bir uygulama gibi pazarlanmaya çalışılsa da, söz konusu sahte tedavi yönteminin tarihi Milattan Önce *3000'*li yıllara kadar, yani modern zamanlarda kabul gören dinlerin yaratılmasından çok daha önceye kadar girmektedir. En güvenilir kanıtlar arasında, hacamat uygulamasının MÖ *1550* yılında Antik Mısır'da uygulandığına dair bilgiler barındıran Ebers Papirüsleri bulunmaktadır. Ayrıca Çin'de MÖ *1000'*li yıllarda bile bu yöntemin uygulandığına dair arkeolojik kanıtlar bulunmaktadır. Antik Yunan'da Hipokrat'ın MÖ *400* yılında iç hastalıkları ve yapısal problemleri tedavi etmek için hacamat yöntemine başvurduğu bilinmektedir. İslam coğrafyasında ise hacamatın tavsiyesine dair ilk izlere *1465* yılında, Şerefeddin Sabuncuoğlu isimli bir Osmanlı hekiminin yazılarında rastlanmaktadır. *Bilgi-3: *Hacamatın tıbbi faydaları olup olmadığı konusu, yöntemi ciddiye alıp da hakkında araştırma yapan bilim insanı sayısının oldukça az olmasından ötürü bir miktar muğlaktır. Dahası, böyle bir metodun etkili olup olmadığını anlamakta kullanılan çifte kör testinin uygulanması da mümkün değildir; zira terapistin /*"kör"*/ olarak araştırma yapması imkansızdır. Ancak *2008* yılında Viyana Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü eski başkanı ve Exeter Üniversitesi Tamamlayıcı Tıp Bölümü eski profesörlerinden olan akademik hekim ve araştırmacı Edzard Ernst'ün kaleme aldığı /*"Kandır ya da Tedavi Et"*///başlıklı kitapta anlatıldığı üzere, hacamatın herhangi bir tıbbi fayda sağladığına dair bugüne kadar ortaya konmuş hiçbir bilimsel araştırma bulunmamaktadır. Kitapta, bugüne kadar yapılan konuyla ilgili tek kontrollü deney sonucunda, hacamatın ağrı ve acıda herhangi bir azalmaya neden olmadığının tespit edildiğini ilan etmektedir. Amerikan Kanser Derneği, hacamatın kanseri tedavi etmek bir yana dursun, herhangi bir sağlık faydası olduğuna dair hiçbir bilimsel veri olmadığını ilan etmiştir. Dahası, söz konusu uygulamanın deride yanıklara neden olarak hastalara daha fazla zarar verebileceği konusunda da halkı uyarmışlardır. *Bilgi-4: *Hacamat savunucularının bilimsel arenada kendilerine yer bulabilmek adına en sık kullandıkları kaynak, *2012* yılında yapılan ve /*PLOS*//One /dergisinde Huijian Cao, Xun Li ve Jianping Liu tarafından yayınlanan /*"Hacamatın Verimliliğine Dair Güncellenmiş Bir Araştırma"*///başlıklı makaledir. Söz konusu makalede, hacamatın birkaç tıbbi sorunu tedavi ettiğine dair bulgular ortaya konmuştur. Her ne kadar hacamat savunucuları bu veriye heyecanla sarılmış olsalar da, makalenin tümünü okumamış olmalarından kaynaklı bir sorun bulunmaktadır. Araştırmacılar, bulgularının istisnasız her birinin çok yüksek miktarda istatistiki önyargı riski taşıdığını, dolayısıyla nihai bir cevap bulmanın mümkün olmadığını makalelerinde belirtmişlerdir. Yapılan bazı diğer araştırmalar, hacamatın çok zayıf veya obez insanlarda son derece riskli bir uygulama olduğunu göstermektedir. *Bilgi-5: *Hacamat ile ilgili günümüze kadar yapılmış en kapsamlı araştırma *2014* yılında yapılmıştır. Bu araştırmada, Klinik Uygulama Yönergesi *(KUY)* takip edilerek o tarihe kadar konuyla ilgili yapılmış sistematik inceleme ve meta-analiz sonuçları değerlendirilmiştir. Araştırmaya katılan toplamda *13* *KUY'*dan sadece *1* tanesi hacamatın işlevsel olabileceğini ileri sürerken, *12* tanesi ya tamamen işlevsiz olduğu ya da herhangi bir şey belirtmek için yeterli veri bulunmadığı sonucuna varmıştır. University College London'dan farmakoloji profesörü David Colquhoun şöyle söylemektedir:
(GugukluhayaT) Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?
*Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?* *27* May, *10:49* *Mit: */*"Hiç öyle tıbba falan gerek yok. Hacamat delilikten cüzzama, gece körlüğünden baş ağrısına, diş hastalıklarından göz hastalıklarına, kanserden kısırlığa, mideden romatizmaya, bağırsaklara, böbreklere ve zihinsel hastalıklara kadar 70'ten fazla hastalığın tek başına tedavisidir!"*/ *Gerçek: *Hacamatın bugüne kadar istikrarlı bir şekilde her hastada tedavi edebildiği tek bir hastalık dahi bulunmamaktadır. Hacamatla ilgili söylenenler sadece şehir efsaneleri ve anektodal anlatımlardır. Bunların bilimsel hiçbir geçerliliği olmadığı gibi, hacamatı geçerli bir tedavi yöntemi olarak sunmak için kullanılamazlar. *Bilgi-1: *Hacamat, ya da kan kupalama tedavisi, içerisindeki hava ısıtılmış ya da emilmiş kapların vücuda yerleştirilmesi sonucunda oluşan basınç farkından ötürü kanın kılcal damarların çatlamasıyla deriden dışarı sızması yöntemiyle yapılan antik bir alternatif tıp yöntemidir. Vücuda yerleştirilen bardak benzeri kaplar çeşitli bölgelerde *5-15* dakika boyunca bırakılır ve bu süre boyunca kişi, söz konusu kapların içerisine doğru yavaşça kanar. Bu kanama sayesinde bağ doku ve kaslar gibi yapıların iyileştiği iddia edilmektedir. Kanamanın varlığına veya yokluğuna bağlı olarak /*"kuru"*/ veya /*"ıslak"*/ hacamat yöntemleri bulunmaktadır. *Bilgi-2: *Her ne kadar din tüccarları tarafından dini bir uygulama gibi pazarlanmaya çalışılsa da, söz konusu sahte tedavi yönteminin tarihi Milattan Önce *3000'*li yıllara kadar, yani modern zamanlarda kabul gören dinlerin yaratılmasından çok daha önceye kadar girmektedir. En güvenilir kanıtlar arasında, hacamat uygulamasının MÖ *1550* yılında Antik Mısır'da uygulandığına dair bilgiler barındıran Ebers Papirüsleri bulunmaktadır. Ayrıca Çin'de MÖ *1000'*li yıllarda bile bu yöntemin uygulandığına dair arkeolojik kanıtlar bulunmaktadır. Antik Yunan'da Hipokrat'ın MÖ *400* yılında iç hastalıkları ve yapısal problemleri tedavi etmek için hacamat yöntemine başvurduğu bilinmektedir. İslam coğrafyasında ise hacamatın tavsiyesine dair ilk izlere *1465* yılında, Şerefeddin Sabuncuoğlu isimli bir Osmanlı hekiminin yazılarında rastlanmaktadır. *Bilgi-3: *Hacamatın tıbbi faydaları olup olmadığı konusu, yöntemi ciddiye alıp da hakkında araştırma yapan bilim insanı sayısının oldukça az olmasından ötürü bir miktar muğlaktır. Dahası, böyle bir metodun etkili olup olmadığını anlamakta kullanılan çifte kör testinin uygulanması da mümkün değildir; zira terapistin /*"kör"*/ olarak araştırma yapması imkansızdır. Ancak *2008* yılında Viyana Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü eski başkanı ve Exeter Üniversitesi Tamamlayıcı Tıp Bölümü eski profesörlerinden olan akademik hekim ve araştırmacı Edzard Ernst'ün kaleme aldığı /*"Kandır ya da Tedavi Et"*///başlıklı kitapta anlatıldığı üzere, hacamatın herhangi bir tıbbi fayda sağladığına dair bugüne kadar ortaya konmuş hiçbir bilimsel araştırma bulunmamaktadır. Kitapta, bugüne kadar yapılan konuyla ilgili tek kontrollü deney sonucunda, hacamatın ağrı ve acıda herhangi bir azalmaya neden olmadığının tespit edildiğini ilan etmektedir. Amerikan Kanser Derneği, hacamatın kanseri tedavi etmek bir yana dursun, herhangi bir sağlık faydası olduğuna dair hiçbir bilimsel veri olmadığını ilan etmiştir. Dahası, söz konusu uygulamanın deride yanıklara neden olarak hastalara daha fazla zarar verebileceği konusunda da halkı uyarmışlardır. *Bilgi-4: *Hacamat savunucularının bilimsel arenada kendilerine yer bulabilmek adına en sık kullandıkları kaynak, *2012* yılında yapılan ve /*PLOS*//One /dergisinde Huijian Cao, Xun Li ve Jianping Liu tarafından yayınlanan /*"Hacamatın Verimliliğine Dair Güncellenmiş Bir Araştırma"*///başlıklı makaledir. Söz konusu makalede, hacamatın birkaç tıbbi sorunu tedavi ettiğine dair bulgular ortaya konmuştur. Her ne kadar hacamat savunucuları bu veriye heyecanla sarılmış olsalar da, makalenin tümünü okumamış olmalarından kaynaklı bir sorun bulunmaktadır. Araştırmacılar, bulgularının istisnasız her birinin çok yüksek miktarda istatistiki önyargı riski taşıdığını, dolayısıyla nihai bir cevap bulmanın mümkün olmadığını makalelerinde belirtmişlerdir. Yapılan bazı diğer araştırmalar, hacamatın çok zayıf veya obez insanlarda son derece riskli bir uygulama olduğunu göstermektedir. *Bilgi-5: *Hacamat ile ilgili günümüze kadar yapılmış en kapsamlı araştırma *2014* yılında yapılmıştır. Bu araştırmada, Klinik Uygulama Yönergesi *(KUY)* takip edilerek o tarihe kadar konuyla ilgili yapılmış sistematik inceleme ve meta-analiz sonuçları değerlendirilmiştir. Araştırmaya katılan toplamda *13* *KUY'*dan sadece *1* tanesi hacamatın işlevsel olabileceğini ileri sürerken, *12* tanesi ya tamamen işlevsiz olduğu ya da herhangi bir şey belirtmek için yeterli veri bulunmadığı sonucuna varmıştır. University College
(GugukluhayaT) Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?
*Hacamat İşlevsel ve Sağlıklı Bir Tedavi Yöntemi Midir?* *27* May, *10:49* AutoResizeImage.http://www.evrimagaci.org/dosyalar/fotograflar/56/56_hacamatjpg.jpg *Mit: */*"Hiç öyle tıbba falan gerek yok. Hacamat delilikten cüzzama, gece körlüğünden baş ağrısına, diş hastalıklarından göz hastalıklarına, kanserden kısırlığa, mideden romatizmaya, bağırsaklara, böbreklere ve zihinsel hastalıklara kadar 70'ten fazla hastalığın tek başına tedavisidir!"*/ *Gerçek: *Hacamatın bugüne kadar istikrarlı bir şekilde her hastada tedavi edebildiği tek bir hastalık dahi bulunmamaktadır. Hacamatla ilgili söylenenler sadece şehir efsaneleri ve anektodal anlatımlardır. Bunların bilimsel hiçbir geçerliliği olmadığı gibi, hacamatı geçerli bir tedavi yöntemi olarak sunmak için kullanılamazlar. *Bilgi-1: *Hacamat, ya da kan kupalama tedavisi, içerisindeki hava ısıtılmış ya da emilmiş kapların vücuda yerleştirilmesi sonucunda oluşan basınç farkından ötürü kanın kılcal damarların çatlamasıyla deriden dışarı sızması yöntemiyle yapılan antik bir alternatif tıp yöntemidir. Vücuda yerleştirilen bardak benzeri kaplar çeşitli bölgelerde *5-15* dakika boyunca bırakılır ve bu süre boyunca kişi, söz konusu kapların içerisine doğru yavaşça kanar. Bu kanama sayesinde bağ doku ve kaslar gibi yapıların iyileştiği iddia edilmektedir. Kanamanın varlığına veya yokluğuna bağlı olarak /*"kuru"*/ veya /*"ıslak"*/ hacamat yöntemleri bulunmaktadır. *Bilgi-2: *Her ne kadar din tüccarları tarafından dini bir uygulama gibi pazarlanmaya çalışılsa da, söz konusu sahte tedavi yönteminin tarihi Milattan Önce *3000'*li yıllara kadar, yani modern zamanlarda kabul gören dinlerin yaratılmasından çok daha önceye kadar girmektedir. En güvenilir kanıtlar arasında, hacamat uygulamasının MÖ *1550* yılında Antik Mısır'da uygulandığına dair bilgiler barındıran Ebers Papirüsleri bulunmaktadır. Ayrıca Çin'de MÖ *1000'*li yıllarda bile bu yöntemin uygulandığına dair arkeolojik kanıtlar bulunmaktadır. Antik Yunan'da Hipokrat'ın MÖ *400* yılında iç hastalıkları ve yapısal problemleri tedavi etmek için hacamat yöntemine başvurduğu bilinmektedir. İslam coğrafyasında ise hacamatın tavsiyesine dair ilk izlere *1465* yılında, Şerefeddin Sabuncuoğlu isimli bir Osmanlı hekiminin yazılarında rastlanmaktadır. *Bilgi-3: *Hacamatın tıbbi faydaları olup olmadığı konusu, yöntemi ciddiye alıp da hakkında araştırma yapan bilim insanı sayısının oldukça az olmasından ötürü bir miktar muğlaktır. Dahası, böyle bir metodun etkili olup olmadığını anlamakta kullanılan çifte kör testinin uygulanması da mümkün değildir; zira terapistin /*"kör"*/ olarak araştırma yapması imkansızdır. Ancak *2008* yılında Viyana Üniversitesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümü eski başkanı ve Exeter Üniversitesi Tamamlayıcı Tıp Bölümü eski profesörlerinden olan akademik hekim ve araştırmacı Edzard Ernst'ün kaleme aldığı /*"Kandır ya da Tedavi Et"*///başlıklı kitapta anlatıldığı üzere, hacamatın herhangi bir tıbbi fayda sağladığına dair bugüne kadar ortaya konmuş hiçbir bilimsel araştırma bulunmamaktadır. Kitapta, bugüne kadar yapılan konuyla ilgili tek kontrollü deney sonucunda, hacamatın ağrı ve acıda herhangi bir azalmaya neden olmadığının tespit edildiğini ilan etmektedir. Amerikan Kanser Derneği, hacamatın kanseri tedavi etmek bir yana dursun, herhangi bir sağlık faydası olduğuna dair hiçbir bilimsel veri olmadığını ilan etmiştir. Dahası, söz konusu uygulamanın deride yanıklara neden olarak hastalara daha fazla zarar verebileceği konusunda da halkı uyarmışlardır. *Bilgi-4: *Hacamat savunucularının bilimsel arenada kendilerine yer bulabilmek adına en sık kullandıkları kaynak, *2012* yılında yapılan ve /*PLOS*//One /dergisinde Huijian Cao, Xun Li ve Jianping Liu tarafından yayınlanan /*"Hacamatın Verimliliğine Dair Güncellenmiş Bir Araştırma"*///başlıklı makaledir. Söz konusu makalede, hacamatın birkaç tıbbi sorunu tedavi ettiğine dair bulgular ortaya konmuştur. Her ne kadar hacamat savunucuları bu veriye heyecanla sarılmış olsalar da, makalenin tümünü okumamış olmalarından kaynaklı bir sorun bulunmaktadır. Araştırmacılar, bulgularının istisnasız her birinin çok yüksek miktarda istatistiki önyargı riski taşıdığını, dolayısıyla nihai bir cevap bulmanın mümkün olmadığını makalelerinde belirtmişlerdir. Yapılan bazı diğer araştırmalar, hacamatın çok zayıf veya obez insanlarda son derece riskli bir uygulama olduğunu göstermektedir. *Bilgi-5: *Hacamat ile ilgili günümüze kadar yapılmış en kapsamlı araştırma *2014* yılında yapılmıştır. Bu araştırmada, Klinik Uygulama Yönergesi *(KUY)* takip edilerek o tarihe kadar konuyla ilgili yapılmış sistematik inceleme ve meta-analiz sonuçları değerlendirilmiştir. Araştırmaya katılan toplamda *13* *KUY'*dan sadece *1* tanesi hacamatın işlevsel olabileceğini ileri sürerken, *12* tanesi ya tamamen işlevsiz olduğu ya da herhangi bir